‘Gelecekteki eğitim’i tasarlıyorlar
Kartepe İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve vakıf üniversitesinin işbirliğiyle gelecekteki eğitimin nasıl olacağıyla ilgili proje yürütülüyor. Bu kapsamda; öğretmen, öğrenci ve velilerin işbirliğini sağlamak amacıyla 14 ayrı kategoride çalışmalar yapılıyor.
Öğrenci, veli, öğretmen, sınıf, müfredat… Gelecekte nasıl bir eğitim olacak? Teknoloji bağımlılığı artacak mı? Öğretmenler sınıfta nasıl bir rol üstlenecek, velilerin çocuk ve okulla iletişimi nasıl olacak? Maltepe Üniversitesi ile Kartepe İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, bu soruları cevaplama bir projeye imza attı. Bu kapsamda ‘2023’te Eğitim Vizyonu-Geleceğinize Gelin’ sloganıyla seferberlik başlatıldı. 20 bini aşkın veli, yüze yakın okul ve 1000’i aşkın öğretmen; üniversitenin bilim insanları önderliğinde Türkiye’nin 2023 Eğitim Vizyonu için hazırlanıyor.
EĞİTİM ALANINDA BİLGİ VERİLDİ
Gelecekteki eğitimin nasıl olması gerektiğine cevap aranan projede 88 anaokulu, ilköğretim okulu ve lisede görev yapan 1474 öğretmene iletişim, etkinlik, yetkinlik ve teknoloji dersleri verildi. Ayrıca 23 bin veliye ulaşılarak gelecek neslin vizyonuyla tanışmaları sağlandı. Velilerin evde okuma kültürü yaygınlaştırıldı. Atölye, gezi, etkinliklerle okul-veli iletişimi güçlendirildi. Tüm okullarda veli bilgilendirme ve randevu oluşturma sistemleri kuruldu. Öğretmenlere ‘sınıf yönetiminde yaratıcı yenilikçi yöntemler, lider öğretmenlik, sınıflarda bilim ve teknoloji’ gibi ana başlıklarda Prof. Dr. Ümit Davaslıgil, Doç. Dr. Hasret Nuhoğlu ve Dr. Öğr. Üyesi Şahin Çetin tarafından eğitim verildi.
‘DÜNYA ARTIK SINIFIN İÇİNDE’
Maltepe Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Betül Çotuksöken, okul ortamında aksayan bir şeyler olduğunu fark eden ve çare arayan öğretmen ve yöneticilerin kendilerinden destek istemesiyle projenin hayata geçtiğini söyledi. Prof. Çotuksöken konuşmasına şöyle devam etti:
“Gördükleri sorun ne? Sorun, okul-öğrenci-aile ilişkilerindeki zayıflık, iletişim azlığı. Üniversiteye de başvurarak, bilimsel bilgi aracılığıyla, bilimsel bilgi eşliğinde, öğrenci-ebeveyn ya da aile ilişkilerini güçlendirmek, anne-baba-çocuk ile okul-öğrenci-aile arasındaki ilişkileri güvenli kılmak istediler. Proje öncesinde ilk yapılan iş, gereksinimlerin saptanması oldu. Bu nedenle proje somut temellere dayanıyor. Bu yolla bir model oluşturulmaya çalışılıyor. Gelecek yıl da sürecek. Dünya artık sınıfın içinde. Teknolojik gelişmeler sınıflardaki düzeni değiştirdi. Öğreten-öğrenen ilişkisi artık eskisi gibi değil. Bu ilişkinin sağlıklı bir biçimde kurulmasında öncülüğü üstlenecek olan okuldur, okul yönetimidir, öğretmendir, rehberleridir. Bu ilişki belli günlerle sınırlı olmamalı, sürdürülebilirlik içinde, karşılıklı güven ortamı yaratılarak oluşturulmalı. Her öğrenciyle ve ailesiyle bire bir temasa geçilmeli.
Rehberlik ve danışmanlık hizmetleri de eğitim sisteminin olmazsa olmazı. Türkiye bu konuda henüz yeterince yol alamadı. Okulda rehberlerin, psikolojik danışmanların öğrencinin hem ‘şimdi’sine hem ‘geleceği’ne dokunan kişiler olduğunu fark etmemiz gerekiyor. Yalnızca bunalımlı, krizli durumlarda değil, olağan durumlarda da öncelikli olarak öğrenci-öğretmen-yönetici-aile dörtgeninde rehberler etkin olmalı. Projenin önemli sonuçlarından biri de yüksek lisans yapmak isteyen öğretmenlere yönelik programların geliştirilmesi. Bakanlığın açıkladığı 2023 Eğitim Vizyon Belgesi’nde de öğretmenlerin lisansüstü çalışmalar yapması öneriliyor. Bu konudaki katkımız bu yıl ve gelecek yıllarda da sürecek.”
SONUÇ 24 HAZİRAN’DA
Haziran ayında, altı çalıştayla öğretim teknolojileri ve lider öğretmenlik konularındaki eğitimler devam edecek. 24 Haziran’da Kartepe İlçesindeki Kocaeli Marmara Eğitim Kurumları’nda yapılacak olan değerlendirme toplantısıyla projenin 2018-2019 yılını kapsayan bölümü tamamlanmış olacak. Gelecek eğitim-öğretim yılında da kaldığı yerden devam edecek olan projenin Türkiye çapında bir model olarak yaygınlaşması hedefleniyor.
