Sipariş ettiği hediyelik kağnı gelmeyince, atölye açıp kendisi yaptı
Sivas’ta, Necdet Çekmen (71), 15 yıl önce kız kardeşine hediye etmek istediği kağnı gelmeyince, kendisi yaptı. Yaptığı minyatür kağnı çok beğenilince hobisini ticarete dönüştüren ve fayton gibi çeşitli hediyelik eşyalar yapan Çekmen, ömrü yettikçe sanatını devam ettireceğini söyledi.
Sivas'ta yaşayan, Karayolları Genel Müdürlüğü'nden emekli, 3 çocuk babası Necdet Çekmen'in kız kardeşi Semra Duman, 2005 yılında ağabeyinden minyatür kağnı istedi. Çekmen, sipariş ettiği kağnı gelmeyince kendi yapmaya başladı. Yaptığı minyatür kağnı çok beğenilince atölye kuran Çekmen, hobisini ticarete dönüştürdü. Kentteki Dikilitaş İşhanı içindeki atölyesinde 15 yıldır minyatür kağnı, fayton ve çeşitli hediyelik eşyalar yapan Çekmen, ömrü yettikçe sanatını devam ettireceğini söyledi.
“BOŞ ZAMANLARIMI DEĞERLENDİRİYORUM”
Kağnı yapmaya merakının kız kardeşi sayesinde olduğunu söyleyen Çekmen, şöyle konuştu:
"Kız kardeşim kağnıları görmüş heveslenmiş, benden kağnı istedi. Bu işi yapan bir arkadaşa gittim, konuştum ücretini de ödedim. 2 gün sonraya 'tamam' dedi. 20 gün boyunca gidip geldim, sürekli erteledi. Gidip gelirken elinde az çok nasıl yaptığını da gördüm. Evimin balkonunda bir tane kağnı yaptım. Başkalarına gösterdim. Onun yaptığı kağnıyla karşılaştırdım benimkini daha çok beğendiler. Sonra böyle kağnılar yapmaya başladım. Daha sonra at arabaları ve fayton yaparak kendimi geliştirdim. Daha sonra yaptıklarımdan Buruciye Medresesi'nde bir sergi açtım. Sergiyi açtıktan 2 saat sonra yaptıklarımın hepsi satıldı. Daha sonra boş kalmaktan sıkıldım, bu dükkanımı buldum. Bu kağnılar tamamen kendi projemdir. Aslında böyle kağnılar yok. Kağnıların üzerine cam kestirerek sehpa şeklinde kullanıyorum. Tokat, İzmir ve Antalya gibi şehirlerden gelip alanlar oldu. Böyle olunca ben de biraz cesaretlendim ve devam ediyorum. Emekliliğimden sonra boş kalan zamanlarımı bu şekilde değerlendiriyorum. Gelirime ek bir destek de sağlamış oluyorum ancak çevreye değil il dışına satmayı tercih ediyorum. Sivas'ta öyle sanatkarlar var ki, her zaman ben de onlardan bir şeyler öğreniyorum. Bu tür sanatkarların kıymetinin bilinmesini istiyorum."
