2.Murat döneminde yapımına başlanan, Fatih Sultan Mehmet ve Kanuni Sultan Süleyman gibi padişahlara ev sahipliği yapan Edirne Sarayı Ören Yeri (Saray-ı Cedide-i Amire) ziyaretçilere kapısını açmaya hazırlanıyor.

Trakya Üniversitesi (TÜ) ve Edirne Müzesi iş birliğinde gerçekleşen kazı çalışmalarıyla sarayın toprak altında kalan bazı kısımları gün yüzüne çıkarılmaya devam ediliyor. İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, 2002 yılından bu yana Edirne Sarayı'nın ayağa kaldırılması için kazı çalışmalarının devam ettiğini belirtti.

Edirne'nin kültür turizminin başkenti olacağını ifade eden Soytürk, turizm pastasından daha fazla ziyaretçi ve gelir almayı hedeflediklerini anlattı. Edirne'nin tarihi ve kültürel yapısıyla dünyanın en önemli kentlerinden biri olduğunu vurgulayan Soytürk, bölgenin Adelet Kasrı, Kum Kasrı Hamamı, Matbaah-ı Amire (saray mutfağı) ile ören yerinin bu yıl ziyarete açılacağını belirtti.

Ören yerinin turizme katkısının büyük olacağına işaret eden Soytürk, "Bu bölge turizm için ciddi bir çekim merkezi olacak. Bir yandan da kazı çalışmaları devam edecek. Şehrimiz açısından burasının ciddi bir turizm potansiyeli olacak" dedi.

Osmanlı Saray Mutfağı'nın açılmasıyla ziyaretçilerin o döneme ait eserleri ve ürünleri görme fırsatı bulacağını aktaran Soytürk, "Yine onun dışında Kum Kasrı Hamamı, Adelet Kasrı ve bir taraftan da kazıları ve tarihi kalıntıları da görmüş olacak." dedi.

HAVA ŞARTLARI MÜSAİT OLDUĞU SÜRECE KAZI ÇALIŞMALARI SÜRECEK

Kazı Başkanı ve TÜ Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gülay Apa Kurtişoğlu da  kazı çalışmalarının salgın nedeniyle yavaş ilerlese de devam ettiğini belirtti.

Kazıların Demirkapı çevresinde sürdüğünü bildiren Kurtişoğlu, şunları kaydetti:

"Bu yıl ayrıca Akağalar Hamamı ve Alay Meydanı'nı çevreleyen çevre duvarının kuzeybatı köşesinde kazı çalışmalarımız sürüyor. Edirne Yeni Saray avlular dizisinden oluşmakta ve her bir avluda Osmanlı Saray Teşkilatı’na göre şekillenen binalar yer almaktadır. Günümüze avlu duvarları ve binaların birçoğu ulaşamadığı için Edirne Yeni Saray'ın avlular dizisi tam olarak anlaşılamamaktadır. Bu amaçla her bir avluyu çevreleyen duvarlar ve avlular içerisinde yer alan binalar ortaya çıkarılarak sarayın daha net anlaşılması sağlanmış ve gerçekçi ölçülere ulaşılmış olacaktır. Kazımız 12 aylık statüde olduğu için hava şartları müsait olduğu sürece yıl boyunca kazı çalışmaları sürdürülecek, aynı zamanda kazı evinde bilimsel çalışmalar gerçekleştirilecektir"