İstanbul Valiliği, İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü, İl Sağlık Müdürlüğü ve Hayata Renk Ver Derneği’nin işbirliği ile hastanede uzun süreli tedavi gören çocukların eğitimine destek olmak amacıyla Öğretmenim Elimi Bırakma projesi hayata geçirildi. Proje kapsamında; hastane uzun süreli tedavi gören çocukların eğitimlerine devam edebilmeleri için gönüllü öğretmenlerle beraber hastanelerde açılacak olan sınıflarda eğitimler verilecek, çocukların psiko-sosyal durumları iyileştirilecek. Proje kapsamında ilk sınıf, Sarıyer Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Servisi’nde açıldı. Sınıfın açılışında gönüllü öğretmenler servisin duvarlarına resimler çizdi, hastanenin bünyesindeki hasta çocuklar gönüllü müzisyenlerle müzik yaptı. Açılışa İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Levent Yazıcı, İstanbul İl Sağlık Müdürü Prof.Dr. Kemal Memişoğlu, Hamidiye Etfal Hastanesi Başhekimi Prof.Dr. Mustafa Özdemir, çok sayıda sağlık personeli ve eğitimci katıldı.
“Hasta çocuğun da eğitim hakkı var
Açılışta konuşan İstanbul İl Sağlık Müdürü Prof.Dr. Kemal Memişoğlu, “2. Abdülhamit tarihimizin ilk çocuk hastanesi olan Hamidiye Etfal Hastanesini, sekiz aylıkken ölen kızından sonra yaptırmıştır. Bugün baktığımızda bu hastanenin kuruluşunda bile çocuğa verilen önemi görürüz. Çocuklar bizim geleceğimiz, onları çok iyi yetiştireceğiz ki geleceğimiz iyi olsun.” dedi.
İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Levent Yazıcı ise “Başından beri çocuklar için bir şeyler yapmaya çalışan herkese teşekkür ediyorum, bu organize bir iyilik projesi. Eğitim en temel haktır. Hasta çocuklarımızın da eğitim hakkı var.” dedi.
984 gönüllü öğretmen başvurdu
27 Ağustos tarihinde bu projede neden bulunmak istediklerinin yazılı olduğu bir niyet mektubu ile Türkiye genelindeki öğretmenlerden başvurular kabul edildi. Projeye gönüllü olarak 984 öğretmen başvurdu. Projeye başvuran Sosyal Bilgiler öğretmeni Sedat Yıldız, sınıf açılışında “Hayatımda çok niyet mektubu yazdım ama ilk kez ağladım. İlkokul 2. sınıfta hastaneye yatıp arkadaşlarıyla birlikte okula gidemediği için üzülen o çocuk benim. Böyle bir projenin içinde yer almak beni çok duygulandırıyor.” dedi.
“İnanmak ve birlikte olmak”
Boğaziçi Üniversitesi Fen Bilgisi Öğretmenliği Bölümü’nden bir yıl önce mezun olan Merve Şen(25) üniversitenin ilk yıllarından beri gönüllü eğitmenlik yapıyor. Hayata Renk Ver Derneği gönüllüsü olarak proje kapsamında servisin duvarlarını boyayan Şen, “Sanat terapisinin tıpta önemli bir yeri var. Bu çocuklar sırf hasta oldukları için yaşıtlarından geride kalmamalılar. Eğitim hakkını savunuyorsanız dezavantajlı grupları da bu sürece dahil etmek zorundasınız. Amacımız sadece inanmak, birlikte olmak ve günün sonunda mutlu etmek. Bunu en çok çocuklar hak ediyor.” dedi.
