Televizyonun olmadığı zamanlarda radyo televizyonun yerini tutardı. Radyoda yayınlanan Radyo tiyatrosu, Arkası Yarın, Çocuk Bahçesi programlarına bayılır, iple çekerdik. Radyo açıldı mı herkes susar, meydan radyoya kalırdı.

Pek çok klasikle küçük yaşta radyo oyunları sayesinde tanıştık. Hikayelerin kahramanları sesleriyle kanlı canlı oturma odalarımızdaydı. 

Görüntü olmadan, imaj bombardımanına tutulmadan, hayalimizde şekillendirdiğimiz, hikayenin daha ötesini bize bırakan masallar dinledik. Hayalgücümüz böyle gelişti. İç alemimizde her defasında bir sinema perdesi açıldı. Arkası yarınlar için böyle umut besledik.

Pek çok ünlü şarkıcı, sinemacı, tiyatrocu, müzisyen, sanatçı plak masalı yayınladı o dönemde. Şener Şen, Bülent Ortaçgil, Nükhet Duru, Atilla Özdemiroğlu, Ali Kocatepe, Nevra Serezli, Yalçın Tura ve daha niceleri sesleriyle, sözleriyle, müzikleriyle hayat verdiler masallara. Bu sayfada yayınlanan bazı masallar sizi çocukluğunuza götürecek, dün dinlemiş gibi hatırlayacaksınız duyduklarınızı. Pek çok masaldaki cümleyi vurgularıyla hatta tonlamalarıyla anımsayacaksınız. Bugünlerde unuttuk masal dinlemeyi, masal anlatmayı. Gözlerini ayıramadıkları, başka hiçbir şeye imkan vermeyen bir ekranda tüm çocukların gözleri. Her gün büyülenmekten alamıyorlar kendilerini.

Fantastik canavarlar, büyücüler, çok uzak ülkeler ve hayallerden bahseder. Masal dinleyen çocuğun hayalgücü artar, dikkati, hafızası, dil becerisi ve kelime dağarcığı gelişir. Okuma alışkanlığı kazanır. Merakı artar ve soru sorar. Espri anlayışı gelişir, ilişkileri güçlenir, empati yapma becerisi güçlenir. Duygularını, endişelerini, mutluluğunu ifade etmeyi öğrenir. Sorun çözme becerisi gelişir. İyi ve kötü, doğru ve yanlış ayırımını yapmayı öğrenir.

Peki siz çocuğunuza en son ne zaman masal anlattınız? Biliyormuş gibi başladığınız, uydurarak devam ettiğiniz, kahkahala eşliğinde beraberce şekllendirdiğiniz, ufak ufak mesajlar verdiğiniz, hayalgücünüzü zorladığınız, aranızdaki bağı güçlendiren masallar anlatıyor musunuz çocuğunuza?