Kreşlere Finlandiya modeli geliyor

Kreşlere Finlandiya modeli geliyor

Finlandiya okul öncesi eğitim modeli, Türkiye’de uygulanmaya başlanacak. Finlandiya Tampere Belediyesi ile protokol imzalayan Şişli Belediyesi, ilk olarak 2019 yılının başında Mehmet Emin Sungur Gündüz Bakımevi’nde bu modeli uygulamaya başlayacak. Model zaman içinde diğer gündüz bakım evlerinde de uygulanacak.

Şişli Belediyesi, Finlandiya eğitim modelini Türkiye’de uygulamak için Tampere Belediyesi ile bir protokol imzaladı. Okul öncesi eğitim uygulamaları alanında uzman Tampere Belediyesi, Şişli Belediyesi’nin gündüz bakımevlerinde Finlandiya eğitim modelinin uygulanmasına destek verecek. Pilot uygulama Mehmet Emin Sungur Çocuk Gündüz Bakımevi’nden başlayacak. Fiziksel koşulları ve eğitim ortamı Finlandiya eğitim modeline uygun tasarlanan gündüz bakım evinde Aile Eğitim ve Danışma Merkezi ve Oyun Kütüphanesi de yer alıyor. Aileler bu merkez sayesinde çocukların eğitimini yakından takip edip ihtiyaç duydukları desteği alabilecek. Proje kapsamında belirlenecek iki eğitimci, eğitici eğitimi almak üzere Finlandiya’ya gidecek. Eğitmenler burada hem müfredatı inceleyecek hem de Tampere Üniversitesi’nde mentorluk programına katılacak. Ardından öğretmenlerle birlikte derse girerek onlarla birlikte modeli Türkiye’de uygulamak için çalışacaklar.

'KÖY ENSTİTÜLERİNDEN FARKI YOK'
Nasıl daha mutlu ve başarılı çocuklar yetiştiririz sorusundan yola çıkarak Finlandiya eğitim modelini getirmeye karar verdiklerini belirten Şişli Belediye Başkanı H. Hayri İnönü şunları söyledi:
“Çocuklarımızın gelişimini desteklemek önceliğimiz. Dünyadaki farklı modelleri inceledik ve Finlandiya modelinin özellikle okul öncesinde çok başarılı olduğunu gördük. Mehmet Emin Sungur Çocuk Gündüz Bakımevi’nde başlayan pilot uygulamayı ilçemizdeki dokuz kreşte yaygınlaştıracağız. Bu kapsamda önce iki eğitmenimize Finlandiya’da eğitici eğitimi aldıracak, ardından da modeli burada yaygınlaştırmak ve eğitim-öğretimi buna göre tasarlamak için çalışmalarımıza hız vereceğiz. Finlandiya modeli, 100 yıllık bir model. 100 yıldır değiştirmeden ve özünü kaybetmeden aynı modeli geliştirerek uyguluyorlar. Finlandiya’da uygulanan eğitimin Köy Enstitülerinden farkı yok. Hedef, çocuğun bulunduğu ortamda, yaşayarak öğrenmesini sağlamak.”

Bu modelle şunlar uygulanmaya başlanacak:
1- 3 ila 6 yaş arasındaki çocuklar karma eğitim görecek ve yaş gruplarına göre ayrılmayacak; bu sayede çocukların yardımlaşmayı ve paylaşmayı deneyimleyerek öğrenmeleri hedefleniyor.

2- Sınıf kontenjanları Finlandiya’da olduğu gibi puanlama sistemiyle belirlenecek ve her sınıfta 21 puanlık öğrenci olacak. Çocukların puanları bakım ihtiyacına paralel artış gösterecek. Sınıflarda görev alacak bakıcılar sayesinde öğretmenlerin eğitim süreçlerini daha sağlıklı yürütmesi sağlanacak.

3- Çocukların teknolojiyi doğru kullanma becerisini erken yaşlarda kazanmaları için tabletlerle eğitim verilen sınıflar kurulacak. Kullanılacak programlarla dil yetkinliklerini teknolojik oyunlarla geliştirmeleri sağlanacak.

4- Çocukların farklı beceriler kazanmalarını ve yaşayarak öğrenmelerini temel alan Finlandiya modeli doğrultusunda, gündüz bakımevinin bahçesinde ekosisteme uygun düzenlenmiş, küçük tarım alanları olacak. Öğrenciler, kendileri için ayrılan alanlarda sebze-meyve yetiştirebilecek. Ayrıca onların talepleri de alınarak marangozluk, dikiş gibi atölyeler yapılarak bu becerileri küçük yaşlarda kazanmaları hedeflenecek.

5- Modelin başarıya ulaşması için öncelikle aileler tarafından kabul görmesi gerekiyor. Bu kapsamda kreşte uygulanacak model ebeveynlere anlatılacak ve çocukların gelişimi ailelerin işbirliğiyle takip edilecek. Öğretmen-aile görüşmeleriyle düzenli gelişim raporları tutulacak.

DOĞA DOSTU BİNADA EĞİTİM GÖRECEKLER
Kreşin de içinde bulunduğu kompleks, tasarım aşamasından başlayarak çevresel duyarlılık en üst düzeyde tutularak projelendirildi ve LEED sertifikasının sahibi oldu. İnsan sağlığına zararlı hiçbir maddenin kullanılmadığı binanın peyzaj düzenlemesinde de İstanbul’un yerel iklim koşullarına uyumlu, sulama ihtiyacı az olan bitki türleri seçildi. Sulamanın bina çatısından toplanan yağmur suyuyla karşılanması amacıyla gerekli sistemler kurgulandı. Yüzde 65 daha az su ve yüzde 50 daha az enerji harcayan binanın cephe tasarımında enerji verimliliği ve gün ışığına erişim ön planda tutuldu.

Bu haber Kübra Çelebi tarafından son kontrolden geçirilerek yayına alınmıştır.