50 bin yıl sonra ilk kez: Yeşil kuyruklu yıldızdan çarpıcı fotoğraflar

Dün gece, nadir bir yeşil kuyruklu yıldız, 50 bin  yıl önceki Neandertallerin çağından bu yana ilk kez Dünya'nın yanından hızla geçti. Astronomlar, gezegenimizden 42,5 milyon km uzaktaki yıldızı görüntüledi.

KUYRUKLU YILDIZ NEDİR?

Bilim insanları, Güneş Sistemi’nin dış kenarındaki Oort bulutu adı verilen buzlu malzeme halkasından gelen buz, toz ve kaya toplarını kuyruklu yıldız olarak adlandırıyor. 

Kuyruklu yıldızlar katı bir kaya, buz ve toz çekirdeğinden oluşuyor ve koma adı verilen daha fazla buz ve tozdan oluşan ince ve gazlı bir atmosferle örtülüyor. 

Bununla birlikte kuyruklu yıldızlar,  Güneşe yaklaştıkça eriyorlar; Güneş radyasyonu nedeniyle yüzeylerinden üflenen bir gaz ve toz akışı salıyor. Ardından bu yapıları bulutlu ve dışa bakan bir kuyruk oluşturuyor.

Resmi adı C/2022 E3 (ZTF) olan yıldız, Dünya'yı en son, Neandertallerin hala Avrasya'da yaşadığı,  mamutlar ve kılıç dişli kediler de dahil olmak üzere büyük Buz Devri memelilerinin arazide dolaştığı ve Kuzey Afrika'nın ıslak, verimli ve yağmurlu bir yer olduğu bir zamanda Dünya'ya yaklaşmıştı. 

Bununla birlikte, ABD’de yer alan California Teknoloji Enstitüsü fizik profesörü Thomas Prince'e göre kuyruklu yıldız, Güneş Sistemi’nin ilk aşamalarında oluştuğu için ilkel Güneş sistemi hakkında ipuçları sağlayabilir.

KUYRUKLU YILDIZ NEDEN YEŞİL GÖRÜNDÜ?

Resmi adı C/2022 E3 (ZTF)  2 Mart 2022'de astronomlar tarafından Caltech'in San Diego'daki Palomar Gözlemevi'ndeki Zwicky Transient Facility teleskobunu kullanarak keşfedildi. 

Yeşilimsi, zümrüt rengi ise  kuyruklu yıldızın kimyasal bileşimini yansıtıyor. Kuyruklu yıldızın komasındaki karbon bazlı moleküller ile Güneş ışığı arasındaki çarpışmanın sonucu yeşil bir renk ortaya çıkıyor. 

Diğer taraftan, Amerikan Uzay ve Havacılık Dairesi (NASA), güneş sisteminin oluşumu hakkında ipuçları sağlayabilecek olan James Webb Uzay Teleskobu (JWST) ile kuyruklu yıldızı gözlemledi. 

NASA'nın Maryland'deki Goddard Uzay Uçuş Merkezi'nden gezegen bilimci Stefanie Milam, "Yerden erişemeyeceğimiz belirli moleküllerin parmak izlerini arayacağız. JWST çok hassas olduğu için yeni keşifler bekliyoruz." diye konuştu.